Pakistan, pandemi sonrası üst üste gelen krizlerle boğuşan ülkelerden biri. Yıllardır giderek kötüleşen ekonomi ve yaşanan sellerle çalkalanan ülke, Ukrayna Savaşı’nın patlak vermesiyle daha da büyük bir kriz sarmalına girdi. Rusya’nın Ukrayna işgalinin başladığı gün Moskova’da olan Pakistan lideri Imran Han, Batı’da sabırları taşırmayı başarmıştı. ABD Dışişleri Bakanlığı Yardımcısı Donald Lu, “Khan’ın görevden alınması halinde her şey affedilir” açıklamasında bulundu.
Pakistan ordusunun da desteğiyle parlamentoda güvenoyu çıkmaması üzerine görevden alınan Imran Han, yolsuzluk iddialarıyla 3 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Bu sırada Pakistan ekonomisi en kötü günlerini yaşıyordu. Ülke, Mayıs ve Haziran ayında üst üste yüzde 38’lik bir enflasyonla karşı karşıya kalmış ve sadece 2022 yılında 750 bin Pakistanlı ülkeyi terk etmişti. Pakistan için bu kıyamet senaryosunun önüne IMF geçti. Temmuz ayında 9 ayda verilmesi planlanan 3 milyar dolarlık kredi için anlaşma imzalandı.
SİLAHA KARŞILIK KREDİ
ABD’li medya kuruluşu The Intercept’in haberine göre, yangına yapılan bu acil müdahalenin arkasında gizli bir anlaşma var. Öye ki; The Intercept’in Pakistan ordusundaki kaynaklardan elde ettiği belgelere göre Pakistan, IMF kredisini ancak Ukrayna’ya silah vermesi karşılığında alabildi.
23 Mayıs 2023’te Pakistan’ın ABD Büyükelçisi Mesud Han ve Donald Lu, Washington D.C’de bir araya geldi. Görüşme esnasında Lu, Ukrayna’ya verilecek silah desteğinin IMF’nin kredi konusunda büyük bir güven vesikası olacağını bildirdi. Lu, yapılan silah yardımının 900 milyon dolar değerinde olduğunu kabul etti. Pakistan, Haziran itibariyle 2019’da IMF’yle yaptığı 6 milyar dolarlık anlaşmanın sonuna gelmişti. İki ülke de IMF’nin silah karşılığında kredi verdiği iddiasını reddetti.
Peki, Pakistan’ın silahları ABD için neden önemli?
ABD’nin yıllık savunma bütçesi 800 milyar doları geçse de mühimmat kullanımının çok yüksek olduğu Ukrayna Savaşı’nda gerekli ihtiyaçları karşılamakta zorlanıyor. Ukrayna gibi eski Sovyet donanımları kullanan bir orduya NATO mühimmatları uyumsuz gelebiliyor. Bu sorunu bugüne kadar Doğu Avrupa’daki eski Sovyet envanterlerini kullanarak çözmüştü.
Ancak savaşın ikinci yılında bu envanterler tükendi. ABD, özellikle top mermisi üretimi için kolları sıvamış olsa da aylık üretim miktarını ancak 2027 yılında 85 binin üzerine çıkarmayı umuyor. Bu üretim sayısı Ukrayna’nın harcamalarının çok altında. Bu nedenle ABD, Avrupa dışında kalan envanterlere gözünü dikti.
Güney Kore’nin, Kore Savaşı’ndan, İsrail’in ise Arap-İsrail savaşından kalma top mermisi stoklarını Ukrayna’ya verdi. İşte Pakistan da eski Sovyet donanımları kullanan bir ordu olarak ABD’nin Ukrayna’yı silahlandırma planları için büyük bir önem taşıyor.
‘İMRAN HAN’I İNDİRİN’
Pakistan ordusunun ülke siyasetinin en önemli aktörü olduğu söylenebilir. Kurulduğu 1947 yılından itibaren sürekli savaş halinde olan ordu, jeopolitik anlamda küresel güçler adına büyük önem taşıyor. Hem Soğuk Savaş’tan itibaren Batı Asya bölgesinde aktif olmak isteyen ABD’nin hem de Hindistan’la sınır sorunları yaşayan Çin’in ilgisini çeken bir ülkeden bahsediyorum. Bu sayede Pakistan ordusu ciddi askeri yardımlar ve eğitimler almayı başardı. 500 bin gönüllü personeli bulunan devasa bir insan gücüne sahip bu ordu, ülke siyasetinde varlığını giderek büyüttü. Defalarca kez darbeler yaşamış ülke, Genelkurmay Başkanı Pervez Müşerref’in yönetiminde ABD’yle olan ilişkilerini büyüttü.
Ancak ABD-Pakistan ilişkileri kalıcı olmadı. Usame Bin Ladin’in Pakistan’a haber verilmeden topraklarında yapılan operasyonla öldürülmesi Pakistan’ı kızdırdı. Trump döneminde “Hindistan’a karşı kullanılacağı” gerekçesiyle yapılan askeri yardımlar kesildi. ABD’nin başlıca sorunu yeni küresel rakibi Çin’e karşı en büyük kozunun Hindistan olmasıydı. Pakistan’a verilecek askeri desteklerin Hindistan’ı kızdıracağı düşünülerek sona erdirildi. İşte bu süre zarfında İmran Han gibi bir siyasetçi ortaya çıktı. Popülist politikalar güden Han, kamuoyu gözünde bir kahraman olarak görülüyordu.
TEKRAR ABD’YE YAKLAŞTI
İmran Han, ABD’den umudu kesmiş olacak ki Rusya ve Çin’le ilişkilerini güçlendirmeye karar verdi. Hindistan gibi daha “tarafsız” bir dış politika vaadinde bulundu. Ancak onun Çin ve Rusya’ya yakınlığı ABD’nin canını sıkıyordu. Bu nedenle ABD’liler Han’ın görevden alınması gerektiğini kamuoyuna açık bir şekilde belli ettiler. İmran Han’ın ekonomi politikaları özellikle Covid-19 sonrası enflasyon ve paranın değer kaybetmesi sorunlarını büyüttü. ABD’ye yakınlığıyla bilinen Pakistan ordusunun da onayıyla İmran Han güvenoyu alamadı ve görevini bıraktı. Han, kendisine ABD tarafından “darbe” yapıldığını iddia etti.
Şu anda ise yeni Başbakan Anvarul Hak Kakar’ın elinde bir enkaz var. İmran Han krizi sona ermezken giderek kötüleşen ekonomi Pakistan’ı tekrar ABD yanına itti. Bu nedenle IMF’den gelecek kredi Pakistan ekonomisini en azından şimdilik rahatlatmak için büyük önem taşıyor. Pakistan’da ABD’nin bu dış politika hamlesine karşı tepki olsa da sızıntıların en önemli göstergesi Ukrayna Savaşı’yla ilgili oldu. ABD gibi devasa bir askeri güç bile 1.5 yılı ancak doldurmuş savaşın mühimmat ihtiyaçlarına yetememeye başladı. Rusya’nın da aynı şekilde İran ve Kuzey Kore’yle anlaşmalar yapmaya çalıştığı düşünülürse tüm küresel güçlerin askeri yatırımlarını ve üretim kapasitelerini arttırması önümüzdeki on yıl içinde en büyük hedeflerin başında geliyor.